BirGün Gazetesi
Cebeci Kampüsü, ihraçların ardından bahar dönemini ‘Büyük Ders’ ile açtı. Prof. Çelik: Biz o yerdeki cübbeleri bir gün yerden alıp giyeceğiz, geri döneceğiz
Ankara Üniversitesi’nde, ihraçlara tepkiler sürüyor. Ankara Üniversitesi’nin Cebeci Kampüsü’nde öğrenciler dün etkili bir boykot düzenledi. Boykotla birlikte, Cebeci Kampüsü bahar yarıyılını, SBF eski Dekanı Prof. Dr. Yalçın Karatepe, Prof. Dr. Emine Gül Kapçı, Prof. Dr. Nur Betül Çelik ve KHK’yle ihraç edilen Hukuk Fakültesi eski öğretim üyesi Cenk Yiğiter’in katıldığı ‘Büyük Ders’ ile açtı. Katılımın oldukça yüksek olduğu ‘Büyük Ders’, Karatepe’nin konuşmasıyla başladı. Sözlerine, “Bugün, tam 27 yıl önce 13 Şubat 1990’da 1402 kanunu ile uzaklaştırılan hocaların döndüğü gün” diyerek başlayan Karatepe, “2016’da uzaklaştırılan hocalara ileride dönüp bakın ‘uzaklaştırıldık ama döndük’ diyecekler” dedi.
Karamsarlık Yok
Mülkiye’nin her zaman iktidar mücadelesinde merkez olduğunu vurgulayan eski Dekan Karatepe, “Bizim geleceğimizi asıl olarak belirleyen şey buna benzer birçok mücadeleyi kazandığımızı görmemiz. Eğer bu saldırılar karşısında yenilirsek Mülkiye misyonunu tamamlamadan tarihin tozlu raflarında kalır. Karamsar olmaya hiç gerek yok çünkü tarih sürprizler yapabiliyor. Son olarak durmak yok, mücadeleye devam.” Referanduma ilişkin de konuşan Karatepe, “16 Nisan’da bize sunulan şey iki yönetim sistemi arasında bir tercih değil, bize sunulan şey demokrasi ile tek adamlık arasında bir tercih” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Emine Gül Kapçı, “Bu kötüye gidişe öğrenciler ve hocalarla hep birlikte dayanışmayla, daha yüksek sesle ‘hayır’ demeyi öğrendik, Cübbeler çiğnenmekle değerinden herhangi bir şey kaybeder mi? Hayır” diye konuştu.
Prof. Dr. Nur Betül Çelik, geçen hafta yaşananların bir kırılma noktası olduğunu ifade ederek, “Bunun da umarım bir dönüşüm yarattığını göreceğiz ilerleyen günlerde. Çünkü üniversite sokaklara yayıldı. Biz o yerdeki cübbeleri yerden alıp bir gün giyeceğiz ve geri döneceğiz” şeklinde konuştu.
İhraç edilen Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Cenk Yiğiter ise, 1995 yılında Kızılay’da hocaları için Eğitim Sen’in eylemine gittiklerini, iki gün gözaltında kaldıklarını ve o gün hukukçu olmaya karar verdiğini anlattı. Yiğiter, “Bugün Ankara Hukuk Fakültesi’ne kendimi mensup hissetmiyorum, ben Ankara Hukuk’un geçmişine mensubum” dedi.
Dekan Yardımcısı İstifa Etti
Ankara Üniversitesi öğrencileri, ihraç edilen akademisyenler hakkında yayımladıkları bildiride Rektör Erkan İbiş’i istifaya çağırdı. Bildiride, YÖK’ün ihraç edilen isimlere ilişkin rektörleri kaynak gösterdiği hatırlatılarak, “Buradan İbiş’e ve İbiş’in fakültedeki yüzleri olan dekanlara çağrı yapıyoruz. Muhbirliği bırakın. En kısa sürede istifa edin” çağrısında bulunuldu. Cebeci Kampüsü’nün eleştirel düşüncenin merkezi olduğu için saldırı altında olduğu vurgulandığı bildiride, “Kampüsün asıl sahipleri koltuk sevdalıları değil, Mahir Çayan’lar, Cemal Süreya’lar, Korkut Boratav’lardır” denildi. Boykot yaparak derslere girmeyen öğrenciler, fakülte koridorlarına ihraç edilen hocalarının fotoğraflarını astı. Alkış ve sloganlarla İletişim Fakültesi ve Siyasal Bilgiler Fakültesi dekanlıklarına yürüyen öğrenciler, dekanların ihraçlara karşı istifa etmelerini istedi. Protestolar sırasında, İletişim Fakültesi Dekanı Abdülrezak Altun’un kapısına da papyon ve papyon resimleri asıldı. Dekan Yardımcısı ve Altun’un da vekili olan Yrd. Doç. Dr. Engin Sarı ise görevinden istifa ettiğini duyurdu. Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi (DTCF) öğrencileri de, hocalarının KHK ile ihraç edilmesini protesto etti. Tiyatro Bölümü’nde neredeyse akademisyenin kalmadığı fakültenin önünde toplanan öğrenciler, “Hocalarımız bizi daima korudu. Onları görevden almak bilimsel çalışmaları sonlandırmak anlamına gelir” dedi. İhraçların hukuksuz olduğunun altını çizen öğrenciler, “Bilimsel çalışmalarımız da hukuksuzca durduruldu. İktidarın ve Rektör Erkan İbiş’in barışı yok sayan uygulamalarına karşı barışı savunacağız” ifadelerini kullandı.
***
Hocama Dokunma
Burcu Cansu
Ankara Tıp Fakültesi öğretim üyeleri, ihraçları protesto etmek için Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Morfoloji Bölümü önünde toplandı. ‘Hocama Dokunma’ pankartının açıldığı eylem alkışlarla başladı. Ankara Üniversitesi Öğretim Üyeleri adına söz alan Prof. Dr. Özden Şener, “Akademik özgürlüğü temsil eden cübbelerin çiğnenmesi, üniversiteye yapılan saldırının fotoğrafıdır” dedi. Ortak açıklamayı yapan Prof. Yasemin Yalın, “İhraçlar üniversitesinin ilerici, çağdaş, bağımsız, evrensel damarlarına, birikimine çok ciddi zarar vermiştir. Bilim insanları olarak hocalarımızın ait oldukları yere, fakültelerine, kürsülerine, asistanlarına, öğrencilerine bir an önce kavuşturulmalarını talep ediyoruz” diye konuştu. Son KHK ile ihraç edilen Prof. Dr. Derya Aysef, “İmza atma sebebim; barış olsun, savaş olmasın, analar ağlamasın diyeydi. Bundan onur duyuyorum” dedi. Prof. Dr. Sibel Perçinel de, “O kadar sivil öldü, o kadar kötü şeyler yaşandı ki, sadece ihraçları konuşmaktan öte, barış için elimizden ne geliyorsa yapmak için konuşmamız gerekiyor” diye konuştu.