İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde görevli 2 polisin rüşvet istediği Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Bedros Şirinoğlu’nun, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yazdığı mektubun içeriği ortaya çıktı.
Şirinoğlu’nun yaklaşık 7,5 yıldır yanında çalışan koruma amiri polis memuru Selami Tellioğlu’nun Ermenistan- Azerbaycan savaşının başlaması üzerine emniyetin tahsis ettiği araca yasal olmamasına rağmen emniyet plakası takıp, mavi şerit koyduğu iddia edildi. Selami Tellioğlu, Şirinoğlu’na giderek taktıkları plaka ve mavi şerit nedeniyle Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürü E.S. ile Çekmeköy İlçe Emniyet Müdür Yardımcısı E.E.E’nin 500 milyon TL istediğini aksi durumda yasal işlem başlatacağını söyledi. Bunun üzerine E.E.E ile bir görüşme yapan Şirinoğlu, “Biz koruma amirinize şaka yaptık” yanıtını aldı.
Yaşananlar üzerine olaydan haberdar olan Koruma Şube Müdürü A.S. bir tutanak tuttu. Şirinoğlu ise süreci İçişleri Bakanı Soylu’ya bir mektupla anlattı. Mektuba Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte çalıştığını söyleyerek başlayan Şirinoğlu, yazdıklarını Soylu’dan sonra Erdoğan’a da ileteceğini dile getirdi. “Devletim için tüm diasporayı karşıma aldım” diyen Şirinoğlu mektupta, “Ermeni soykırımı yoktur, diyen tek Ermeni Liderim” diye özellikle belirtmesi de dikkat çekti. Emniyetin aracının cemaate yönelik bir saldırı olmaması için kullandığını söyleyen Şirinoğlu, 28 Şubat’ta yardımcısı Tellioğlu’nun Emniyet’te Şube Müdürü olan E.E.E. ile görüştüğünü aktardı. Rüşvet iddialarını öğrendikten sonra aracı iade ettiğini savunan Şirinoğlu, polislerin kendilerini aklamak için çalışmalara başladığını öne sürdü. Tarihler ve yazışma kayıtlar incelendiğinde sessiz kalmayacağını belirten Şirinoğlu, koruması Tellioğlu’nun “Bedros Başkan çok sinirlendi, Sayın Cumhurbaşkanı’nı arayacak” sözleri üzerine polisin “Şaka de çevir, hepimiz yanarız” dediğini aktardı.
Şirinoğlu, şöyle devam etti: “Bu müdür makamıma gelerek özür diledi. Bu polis üniforması giymiş gaspçıların bu şantaj ve rüşvet talebi araştırılmak yerine benim bilgim ve tasarrufumda olan cemaat içerisinde araç kaydı ile benim ve korumamın beraber ya da ayrı il dışı gidiş gelişleri sorgulanmaya başlanarak özel hayatımızın da masaya yatırıldığını üzülerek öğrendim. Böyle vahim bir olayda benim kararlarım ve polis amblemi korumamın bel altından vurarak özel hayatını sorgulayarak bu olay kapatılamaz ve korumam ile uğraşmak yerine bu olayı ulusal basına taşımış olsaydım neler olacağını düşünüp öfkemi kontrol ederek beni sakinleştiren korumama teşekkür edilmeliydi.”
Şirinoğlu ayrıca koruma altındaki araçlarının koruma kararının kaldırılmasını istediğini de mektuba ekledi.
Kaynak: Agos