Evrensel
İstanbul’da düzenlenen ev baskınlarında çok sayıda kişi ‘Evet’in meşru olmadığı yönünde halkı galeyana getirmek’ iddiasıyla gözaltına alındı.
Başkanlık referandumunda YSK’nin seçime ilişkin şaibeli kararını protesto edenler gözaltına alındı. İstanbul’da çoğunluğu Birleşik Haziran Hareketi üyelerinin gözaltına alınmasına gerekçe olarak “Evet’in meşru olmadığı yönünde halkı galeyana getirmek” iddiası gösterildi. ÖDP İl Başkanı Deniz Demirdöğen, gözaltılara gösterilen gerekçenin Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) yer almadığına dikkat çekerek, “Referanduma ilişkin kamuoyunun hemfikir olduğu şaibe konusunun yurttaşlar tarafından dillendirilmesinden doğal bir şey yoktur” dedi.
İstanbul’da sabaha karşı Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (TEM) polisleri tarafından ev baskınları yapıldı. ÖDP İl Yöneticisi Mesut Geçgel evinden gözaltına alındığını sosyal medya hesabından şu ifadelerle duyurdu: “’Meşru’ olan ‘evet’ oylarını protesto ettiğim gerekçesiyle gözaltına alınıyorum. At hırsızları boş durmuyor. Memleket bizim. Biz kazandık!”
Gözaltına alınanlardan şu ana kadar ismi netleşenler şu şekilde: Hasan Güneri, Arınç Onat Kılıç, Ozan Barış Akdoğdu, Oktay Furkan Seyhan, Ersin Ersözlü, Ömer Kabakçı, Berkay Ustabaş, Serdal Gül, Deniz Can Sarıkaya, Mesut Geçgel, Armağan Çağan Yazıcı, Öykü Doğru, Ender Özsoy. Abdurrahman Atalay, Ümit Göksel Birol, Murat Yıldırım
GEREKÇE TCK’DE YOK
ÖDP İstanbul İl Başkanı Deniz Demirdöğen, referandumda şaibeyi proteste ederek oylarına sahip çıkanların gözaltına alınmasına ilişkin Evrensel’e konuştu.
Demirdöğen şunları söyledi: “Referandumun şaibeli sonuçlarına ilişkin olarak gerçekleşen sokak eylemlerinin kitleselliği AKP iktidarını korkutmuş durumda. Eylemlerin kitleselliğinden, meşruiyetinden ve coşkusundan dolayı müdahalede bulunamayan iktidar, kriminal bir şekilde gözaltılarla eylemleri bastırmaya çalışıyor. Yöneltilen suçlamalar; ‘evet’in meşruiyetini sarsmak üzere halkı galeyana getirmek olarak tanımlanıyor. Ortada TCK kapsamında bir suç bulunmamaktadır. Bahsedilen suçlama ise milyonların gözü önünde yaşanan şaibenin dışavurumudur. Referanduma ilişkin kamuoyunun hemfikir olduğu şaibe konusunun yurttaşlar tarafından dillendirilmesinden doğal bir şey yoktur.”