Kiliselerde ‘Güvercin Tedirginliği’

[ A+ ] /[ A- ]

Gazete Duvar

Protestan Kiliseler Derneği’nin 2016 Hak İhlalleri İzleme Raporu’na göre, Hristiyanlara yönelik nefret suçları devam ediyor. Raporda yer alan bilgilere göre “Protestanlara ve kiliselerine yönelik fiziksel saldırıların sürüyor ve kiliseler ciddi bir terör tehdidi ile karşı karşıya”

Protestan Kiliseler Derneği’nin 2016 Hak İhlalleri İzleme Raporu’nda geçen yıl Protestan Hristiyanlara yönelik nefret suçlarının devam ettiği, Protestanlara ve kiliselerine yönelik fiziksel saldırıların olduğu, kiliselerin ciddi bir terör tehdidi ile karşı karşıya kaldığı belirtildi.

Cumhuriyet’ten Kemal Göktaş’ın haberine göre, raporda ‘Bu nefret kampanyalarına karşı adli makamlardan ve kamu otoritelerinden yeterli tepki görülmemektedir’ ifadeleri de yer alıyor. Raporun öne çıkan yönleri ise şöyle:

NOEL BABAYA SİLAH

Noel ve yılbaşının kutlanmasına yönelik nefret söylemleri içeren billboard reklamları, afişler, sokaklarda dağıtılan nefret söylemli broşürler ve özellikle Noel Baba’nın başına silah dayanması mizansenleri, gazete haberleri ve televizyon programları, kutlamalar döneminde tedirginlik yaşanmasına neden olmuştur. Bu nefret kampanyalarına karşı adli makamlardan ve kamu otoritelerinden yeterli tepki görülmemektedir.
İncil’in bazı terörist sığınaklarında bulunması ve örgütsel bir materyal gibi sergilenmesi, resmi açıklamalara konu edilmesi ve bunun basın yayın kuruluşlarında yer bulması toplumumuzda derin bir üzüntüye yol açmıştır.
Basında ve sosyal medyada kiliselere ve Hristiyanlara yönelik nefret söylemlerinde artış meydana gelmiş, kilise ve terör örgütlerini yan yana getirici yayınlarda artış gözlemlenmiştir.

‘Noel Baba’nın başına silah dayamaya soruşturma yok
Kimliğinde sadece Hristiyan ve Musevi yazanların din dersinden muaf olacağının belirtilmesi, din hanesi boş olanların veya Hristiyanlara mültecilerin bu derse girmek zorunda olmasına neden olmuştur. Bazı okul yönetimleri “Hristiyanlık ya da Musevilik dinlerinden birine mensup olduklarını bağlı bulundukları dini merkezden belgelendirmeleri gerekmektedir” talebinde bulunmuşlardır. Hatta bir okulda sözlü olarak vaftiz belgesi talep edilmiştir. Muafiyet hakkının kullanımı giderek zorlaştırılmaktadır. Hristiyan çocuklara bu ders saatinde sınıfı terk ettikleri için, inançlarını açıklamak zorunda bırakıldıkları, öğrencilerin arkadaşları tarafından taciz edildiği, Müslüman olmaları telkini yapıldığı bildirilmiştir.

VAFTİZ BELGESİ

Kimliğinde sadece Hristiyanlara ve Musevi yazanların din dersinden muaf olacağının belirtilmesi, din hanesi boş olanların veya Hristiyan mültecilerin bu derse girmek zorunda olmasına neden olmuştur. Bazı okul yönetimleri “Hristiyanlık ya da Musevilik dinlerinden birine mensup olduklarını bağlı bulundukları dini merkezden belgelendirmeleri gerekmektedir” talebinde bulunmuşlardır. Hatta bir okulda sözlü olarak vaftiz belgesi talep edilmiştir. Muafiyet hakkının kullanımı giderek zorlaştırılmaktadır.

Hristiyan çocuklara bu ders saatinde sınıfı terk ettikleri için, inançlarını açıklamak zorunda bırakıldıkları, öğrencilerin arkadaşları tarafından taciz edildiği, Müslüman olmaları telkini yapıldığı bildirilmiştir.