Gökhan DURMUŞ
İstanbul
Hava-İş yönetimi THY’deki 256 kişinin işe geri alınması konusunda THY işvereni ile anlaştı. Anlaşmasına anlaştı ama işe geri alınacak işçilerin bütün haklarını da budadı. İşe geri girmek isteyen işçiler, açtıkları işe iade davalarından vazgeçecekler, kıdemleri sıfırlanarak yüzde 80 ile yüzde 100 arasında değişik ücret oranlarında işe başlayacaklar.
İşe başladıktan birkaç ay sonra işten atılırlarsa kıdem tazminatı alamayacaklar. Davalarını geri çeken işçiler mahkeme ve avukatlık ücretlerini de ceplerinden ödeyecekler. Grev yasağına karşı yaptıkları eylem nedeniyle THY tarafından işten atılan 305 işçinin işe geri döneceği Hava-İş Yönetim Kurulu tarafından açıklandı.
Hava-İş Yönetim Kurulu yaptığı açıklamada, “Bazı üyelerimiz işveren tarafından disiplin suçu niteliğindeki suçlar kapsamında görüldüğünden işe iadeleri konusunda mutabakat sağlanamamıştır. Bu arkadaşlarımız için anlaşma protokolüne şerh düşülmüş ve arkadaşlarımızın yasal haklarını araması hususunda ve hukuki süreçte kendilerine sendikamızca her türlü destek verilecektir” ifadeleri kullanıldı.
Hava-İş ile THY arasında yapılan protokole göre 256 işçinin işe geri alınacak, işe geri dönmek istemiyen 23 işçi ile emekliliğe hak kazanan 2 işçi de geri alınmayacak. İşveren 24 işçiyi de işe almayacağını duyurdu.
Hava-İş yönetimi bu anlaşmayı kamuoyuna duyururken, işe geri döneceklerin hangi koşullarda geri döneceği konusunda ise bilgi vermedi. 21 aydır direnen 305 işçi yapılan anlaşmanın işe alınmamakla eş değer olduğunu ifade ediyor.
Kazanımdan çok kayıp var
İşe geri alınmak istenmeyen işçilerden Meltem Akdağ, yapılan anlaşmanın bir kazanım olmadığını kaydetti. Sendika yöneticilerinin bu anlaşmayı bir kazanım gibi yansıttığını belirten Akdağ, “15 yıldır uçan bir personel sıfır kıdemden işe başlıyor. Yani yeni işçi muamelesi görecek. Bununla yetinilmiyor açtığı işe iade davasını geri çekmesi isteniyor. Davasını geri çekip sıfır kıdemle işe döndüğü zaman birkaç ay sonra işten atıldığı zaman tazminat hakkı ortadan kalkıyor. Davayı geri çektiği için de tekrar dava açma hakkı kalmıyor” diye konuştu. Akdağ, davayı geri çeken işçilerin kıdemlerinden vazgeçtiği gibi aynı zamanda her iki tarafın da avukatlık ücretini ödemek zorunda kalacağını, mahkeme masraflarının da işçiler tarafından ödeyeceğini dile getirdi.
Kendisinin emekli olduğu için işe geri alınmadığını belirten Akdağ, davasının bitmesini bekleyeceğini kaydetti. Akdağ, işe alınacak olan işçilerin kazanımdan çok kayıpları olacağını söyledi.
Çalışanın menfaati yok
Disiplin suçu işlediği gerekçesi ile işe alınmayacak olan işçilerden Deniz Eralp de sarı sendikacılığın geldiği noktayı gördüklerini söyledi.
Hava-İş yöneticilerinin THY işvereninin isteklerine imza attığını, çalışanların hak ve menfaatlerini koruyacak bir anlaşma olmadığını dile getiren Eralp, 305 işçinin bütün haklarından, geçmişlerinden vazgeçmelerinin istendiğini söyledi. Eralp, “20 güne kadar işe iade davalarının geri çekilmesi isteniyor. O davalar çekildiği zaman işten atılırlarsa tekrar işe iade davası açamıyorlar. 16 yıldır çalışan bir arkadaşım var. Kıdemini sıfırlıyorlar, davasını geri çektiriyorlar. 16 yıllık hakların yok sayılıyor. Buna imza atan bir sendika ‘24 kişiyi asla almak istemiyorlar, bunun içinde şerh koyduk’ diyorlar. Böyle alınacaksak alınmayalım zaten. Bizim için bu şereftir. Hâlâ dava ile haklarımı alabileceğim” diye konuştu.
İmzalanan protokolün kimseye gösterilmediğini, İşveren Hamdi Topçu ile Sendika Başkanı Ali Kemal Tatlıbağ’ın toplantı yaptığını belirten Eralp, “Hamdi Topçu belge göstermiş bu 24 kişi hakkında, Tatlıbağ da ‘Ben de olsam almam bu kişileri’ demiş. Böyle bir sendika başkanı olabilir mi?” diye sordu.
305 kişinin büyük çoğunluğunun davalarını geri çekmeyeceğini dile getiren Eralp, yapılan anlaşmayı şöyle değerlendiriyor, “Emeğe saygısızlıktır buna imza atmak. İnsan onuruna yakışmaz. Hâlâ çok korkuyorlar, bunlar onun göstergesi. Bu kazanım olmasın ki insanlara cesaret gelmesin istiyorlar.”