Şişhane’de 24 Nisan anması: ‘Yüzleşme mücadelesi devam etmek zorunda’

[ A+ ] /[ A- ]

Agos

24 Nisan için 2010 yılından bu yana her sene Taksim’de anma etkinliği düzenliyordu. Anma, Taksim Meydanı’nda eylem yasağı olduğu gerekçesiyle geçen yıllarda Tünel Meydanı’nda yapılmıştı. Bu yıl Emniyet Müdürlüğü, Tünel Meydanı’na da izin vermedi. Anma etkinliği Şişhane Meydanı’nda yapıldı.

Anmaya Dink Ailesi, Sevag Balıkçı’nın ailesi, HDP milletvekili Garo Paylan, Mıgırdiç Margosyan da katıldı. Anma sırasında oturma eylemi yapılmadı. 24 Nisan Anma Platformu tarafından düzenlenen anmada basın açıklamasını Meltem Oral okudu. Açıklamadan satırbaşları şöyle:

“Bugün bir kez daha 104 yıl önce katliama, yıkıma maruz kalan kardeşlerimizi anmaya geldik. 
104 sene önce bugün büyük bir suçun ilk adımları atıldı. 250 Ermeni aydını sürüldü, 174’ü yargılanmadan öldürüldü. Bu çok daha büyük bir felaketin kapısını araladı. 1914 yılında Anadolu’da toplam nüfus 14 milyon civarındaydı ve nüfusun yüzde 30’unu oluşturan Türk-Müslüman olmayan nüfus, beş sene içinde yüzde 3’e düştü. Bugün bu nüfusun binde 1.5 gibi bir oranda olduğu tahmin ediliyor. Bu oran, kaybımızın ne kadar şiddetli olduğunu gösteriyor.

Tarihçi Taner Akçam, dönemin tanıklıklarını açığa çıkartan bir mektubu geçen haftalarda gözler önüne serdi. Bahaettin Şakir’in açığa çıkan 3 Mart tarihli mektubunda şunlar söyleniyor: “Birbiri ardı sıra gelen intikam duygusu ile ağzına kadar dolu, uğursuz ve acı geçmişi unutamayan cemiyet, gelecekten ümitli olarak Türkiye’de yaşayan bütün Ermenileri, bir tanesi kalmayıncaya kadar mahvetmeye karar, bu hususta da hükümete geniş yetki vermiştir. Hükümet katledip yok etmenin nasıl gerçekleşeceği konusunda, vali ve ordu kumandanlarına gerekli izahatı verecektir.” 

24 Nisan’la yüzleşme mücadelesi, halkların kardeşliğin için ses çıkartmaya ara vermeyenlerin mücadelesi, bu gibi gerçeklerin teker teker açığa çıkmasına ve 1915’te yaşananın ne kadar sistematik bir toplu linç girişimi olduğunu anlamaya yardımcı oluyor. 

Yüzleşme mücadelesi devam etmek zorunda. Devam etmek zorunda çünkü demokrasinin zaman zaman gözkırpıp, gelişiyormuş gibi yapıp gözden kaybolmasının temelinde 1915’le yüzleşmenin yapılmamış olması yatıyor.
1915’te başlayan sürecin aynı zamanda bir kültürel çoraklaşmanın, yalancılığın, sırlarla yaşamanın, iki yüzlülüğün norm hâline gelmesi demek olduğunu unutmamalıyız. Baskıcılığın olağanlaşması, katliamların olağanlaşması, linçlerin olağanlaşması, bu tarihsel ve köklü yüzleşmenin gerçekleşmemiş olması nedeniyledir.

24 Nisan 1915’ten beri, Türkiye’de yaşam, farkına varsak da varmasak da çoraklaştı. Bir halk bütün değerleriyle tasfiye edilirken, toplumun tüm değerleri yaralandı. Ermeniler gibi, arkalarında bıraktıkları kültürel mirasın izleri de yok edildi. Binlerce tarihi yapı, kilise ve okul, bilinçli olarak harabeye dönüştürüldü. Sanki Ermeniler gibi onlar da bu topraklarda hiç bulunmamışlar gibi davranıldı. Kuşakları etkileyen, çevreleyen, hastalandıran bu çoraklık, ancak ve ancak büyük bir yüzleşme hamlesiyle giderilebilir.

Bizler geçen sene verdiğimiz mesajı bir kez daha vermek istiyoruz:

Demokrasinin, çatışma kültürü yerine barış içinde bir arada yaşama dinamiklerinin güçlenmesi, ırkçılığın ve nefret söyleminin geriletilmesi, içindeki her bir bireye, gruba, çevreye, kimliğe güven veren bir sosyal dokunun inşa edilmesi, bunların hepsinin başarılması için, 104 sene önce başlayan ve birkaç sene içinde tamamlanan bu yıkımla yüzleşmek bir zorunluluk.

Bu yüzleşme olmadan Hrant Dink’i, Sevag Balıkçı’yı, Marisa Küçük’ü öldürerek 1915’in o korkunç geleneğini sürdüren ve bebeklerden katil yaratan karanlığın üzerimizdeki ağırlığından kurtulmamız mümkün olmayacak. 
Sözlerimize son verirken, herkesi 1915 yılında kaybettiğimiz tüm kardeşlerimizin anısı önünde saygıyla eğilmeye davet ediyoruz.”

Sevag Balıkçı anmasında gözaltı 

Sevag Balıkçı, 24 Nisan 2011’de, Ermeni soykırımının 96. yıldönümünde Batman’ın Kozluk ilçesinde askerlik yaparken öldürülmüştü. Balıkçı ölüm yıldönümünde mezarı başında anıldı. Şişli Ermeni Mezarlığı’nda yapılan anmaya Balıkçı’nın ailesi, Rakel Dink, HDP Milletvekili Garo Paylan, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Nor Zartonk aktivistlerinin aralarında bulunduğu çok sayıda kişi katıldı. Anma sırasında konuşma yapan Nor Zartonk üyesi Alexis Kalk gözaltına alındı. Kalk ifadesinin alınmasının ardından serbest bırakıldı.