Sendika.org
Diyarbakır’da bir araya gelen HDP, DBP, DTK ve TJA referanduma ilişkin bir açıklama gerçekleştirdi. Mühürsüz oyların çoğunun Kürt illerinden olduğu belirtilen açıklamada, AKP’nin 7 Haziran seçimlerindeki oy oranına döndüğü ifade edildi.
Diyarbakır’da bir araya gelen HDP, DBP, DTK ve TJA referanduma ilişkin bir açıklama gerçekleştirildi. Açıklamaya HDP Muş milletvekili Ahmet Yıldırım, DBP Eş Başkanı Gülcihan Şimşek, DTK Eş Başkanı Leyla Güven ve TJA adına Fatma Kaçan katıldı. Yapılan açıklamada HDP’nin oy kaybettiğine dönük açıklamaların gerçeği yansıtmadığı belirtilirken, mühürsüz oyların çoğunluğunun bölge illerinde olmasının tesadüf olmadığı ifade edilirken, AKP’nin gerçekleştirdiği ittifaklara rağmen 7 Haziran seçimlerinde ki oy oranına döndüğü, iktidarı kaybettiğinin de altı çizildi.
“2.5 milyon oyun%90’ı Kürt illerinde”
DTK adına referandum değerlendirmesi yapan Leyla Güven OHAL koşullarında referandum yapıldığını ve birçok manipülasyon yaşandığını ifade etti.
Güven, “Bölge illerinde 500 bin insan göçertildi ve bu insanların oy kullanamadığını biliyoruz. 2.5 milyon mühürsüz oyun %90’ı Kürdistan’da, yine yüz binlerce mültecinin Kürdistana yerleştirildiğini biliyoruz, mültecilere ne şekilde oy kullandırıldığı önümüzdeki günlerde ortaya çıkacaktır. Büyük şehirler hayır demişken evet denmesi kabul edilemez. Türkiye’de AA resmi bir YSK değildir ve onun yayınladığı verilerle çıkıp referandum konuşması yapmak hukuki değildir. Devletin kurumu olan YSK’nın açıklaması beklenmedi.
Kürt halkının en çok yıkıma uğrayan kentlerinde ‘hayır’ oyunun çıkmıştır. Yıkılan kentler zulmünüze, faşizminize, tek adam iktidarınıza ‘hayır’ demiştir.
AKP milletvekili Orhan Miroğlunun açıklamalarına da değinen Güven, “Miroğlu AKP, MHP ittifakından dolayı Kürt halkına mahcuptur. Halkın içine çıkacak yüzü yoktur. Kürt oyları üzerinden en son konuşacak kişi Miroğludur” dedi.
“Bu anayasa halkı ikiye bölmüştür”
Daha sonra konuşan DBP Eş Genel Başkan Yardımcısı Gülcihan Şimşek ise referandumda çıkan hayır sonucunun halkların kazanımına dönüştüğünü belirterek şunları söyledi “AKP, MHP ittifakının dikta rejimine halk onay vermemiştir. Bu kadar zora ve baskıya rağmen halk kazanmıştır. En çok baskıyı gören Kürt halkı kendi kendimi yönetebilirim mesajı vermiştir. AKP kaybetmiştir. Baskıcı politikası Kürt halkını engelleyememiştir. YSK verdiği karardan dönmelidir, bu anayasa halkın değildir çünkü halkı ikiye bölmüştür” şeklinde konuştu.
“Kadınlar yeni bir anayasa için mücadele etmeli”
TJA adına konuşan Fatma Kaçan ise 8 Mart ile birlikte Türkiye kadın hareketi ve Kürt kadın hareketinin faşizme, OHAL’e ve tek adam rejimine karşı ciddi bir mücadele verdiğini kaydederek şunları söyledi:
“Referandumda ‘Hayır’ın örgütlenmesinde sesi olan kadınlardır, kadınları ayrı olarak selamlamak gerekiyor. Bu hileli oylamaya karşı mücadelemizi sürdüreceğiz. Türkiye’de yeni bir anayasanın örgütlenmesi için kadınları mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz.”
HDP Grup Başkan vekili Ahmet Yıldırım Türkiye’de dört anayasa değişikliği yapıldığını anlatarak şunları söyledi:
“16 Nisan rejim değişikliği itibariyle Türkiye’de bir ilktir bunun dışında birlikte anıldığı şaibeler ve meşruiyeti anlamında tarihe geçmiştir. Bir metnin rakamsal olarak oylanması, halkın oylamasından zorla geçirtilmiş olması onu asla meşru bir anayasa metni yapmaz.
16 Nisan’da geçmiş 18 maddelik anayasa değişikliği bu ülkede daha fazla kaosa, mutsuzluğa, çatışmalı ortama ve toplumsal kini ve nefreti körüklemekten başka hiçbir şeye hizmet etmeyecektir buradan bakmak gerekiyor.”
“Valiler kaymakamlar tatil yapsın”
“Ne diyorlardı anayasa taslağıyla Türkiye çağ atlayacak. 16 Nisandan bu güne ilk dört günlük icraatlarına bakalım 1. gün idam vaat edildi. AKP’ye oy veren halkın bunu iyi bilmesi gerekiyor. Bir anayasa metninden toplumsal ölüm üretiliyor. 2. gün OHAL’İN bakanlar kurulu ve MGK’dan geçmesidir. 3. gün biz meclis işlevsizleşecek demiştik, iki milletvekili söz aldık 16 Nisandaki usulsüzlükleri dile getirdik genel kurul ara verdi AKP bir taslak getirdi ve meclis 20 gün tatil edildi. Bize referandumda halkın ve vekillerin yorulduğunu ve bir tatile ihtiyacı olduğu söylendi. 40 gün boyunca referandum çalışması yapmış biri olarak bir AKP’li vekille, il başkanıyla karşılaşmadık, demokratik yarış içerisinde bunlarla olmak isterdik. Ama sıklıkla valilikler kaymakamlıklar ve onların savaş hukukları ve asker polise bağlı özel kuvvetlerle seçim çalışması yürüttük. Referandum yorgunluğundan dolayı bir tatil ihtiyacı varsa valilere, kaymakamlara bir ay tatil versinler, yoruldular hile, hurda, hukuksuzluk yapmaktan yoruldular, yoksa AKP’li siyasiler çalışmadılar niye tatil yapıyorlar anlamış değiliz çalışmadılar
4.gün milletvekilimiz Burcu Çelik tutuklandı mahkemesinin başkanı yok geçici gelen bir başkan oturuyor ortaya karar veriyor, savcı ifadesi alındığı için serbest bırakılmasını talep ediyor. İşte AKP’nin ilk dört günlük icraatı.”
“HDP’nin oy oranıyla kendinizi meşrulaştırmayın”
HDP oy kaybetti söylemlerine de değinen Yıldırım, “Üç büyük şehri kaybetmişisiniz Karadeniz de orta Anadolu da oy düşürmüşsünüz kalkıp HDP’nin oy oranı üzerinden kendi faşizminizi, eşitsiz referandum anlayışınızı meşrulaştırmaya çalışıyorsunuz halkımızın da uluslararası kamuoyunun da buna karnı tok. Elimizde ciddi deliller var 800 ıslak imzalı tutanak ile YSK’nın yayınladığı sonuç arasında farklılıklar var bunu ilettik, görüntüler vardı elimizde silahla sandık başında olma bunları ilettik. Yüzlerce insanla günlerce araştırılacak verilerdir bunlar ama YSK üç saatlik toplantıyla itirazımızı reddetti bu bile verilen kararın hukuki değil siyasi olduğunu gösteriyor. Somut deliler sunuyoruz bunların araştırılması gerekiyor, kesin sonucu açıklamak için 10 gün süreleri varken yangından mal kaçırır gibi itirazları reddettiler. Bunlar bile YSK’nın siyasi iktidarın sopası haline geldiğini gösterir” dedi.
“Vali siyasi değerlendirme yapamaz”
Muş Valisi’nin “Kimse çamura yatmasın sonucu kabul etsin” açıklamalarına da değinen Yıldırım, “Vali bir memurdur siyasi değerlendirme yapamaz. Referanduma ona dönük itirazlara, sonuçlarına dair açıklama yapmak bir valinin hakkı ve haddi değildir. Bu referanduma nasıl taraf olduğunun itirafıdır” dedi.
“AKP 7 Haziran oyuna geri döndü”
Kürtlerin oyunun “Evet”e kaydığı söylemlerine de değinen Yıldırım şunları söyledi:
“14 bölge ilinde yaptığımız araştırmalara göre 1 Kasımda 2 milyon 2 yüz bin oy almışız, bu dönemde çıkan hayır sayısı 1 milyon 8 yüz 27 bin, düşüş 373 bin, katılım oranının 14 ilde % 7 düştüğünü hesaba katarsak buda 620 bine tekabül ediyor, bide böyle bir sonucu var. 620 bin seçmenin sandığa gitmediği yerde HDP’nin 373 bin oy kaybı var. Bunun dışında 1 Kasımdan bugüne bölgeye fazladan atama yapılan güvenlik görevlisi sayısı 110 bindir. AKP 7 Haziran oyuna geri döndü. Kendini kandıra bilir ama halkı kandıramaz iktidarı kaybetmiştir, meşruiyeti de tartışılır bu saatten sonra.”