Hrant KASPARYAN
Lambdaistanbul Lezbiyen Gey Biseksüel Travesti Transseksüel (LGBTT) Dayanışma Derneği’ne 19 Temmuz 2007’de “Türk aile yapısına ve genel ahlaka aykırı” olduğu gerekçesiyle açılan kapatma davasının karar duruşması, 29 Mayıs Perşembe günü Beyoğlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldü.
Mahkemenin talebi üzerine, bilirkişi incelemelerini tamamlayarak derneğin kapatılmaması yönünde görüş bildirmesine rağmen, dernek tüzüğünde geçen lezbiyen, gey, biseksüel, travesti, transseksüel kavramlarının tüzükten çıkarılmadığı veya değiştirilmediği gerekçesiyle mahkeme derneğin kapatılması yönünde karar verdi.
Kapatma kararına tepkiler
29 Mayıs Perşembe günü Lambdaistanbul davasında mahkemenin derneğin kapatılması yönünde karar vermesi üzerine dernek yetkilileri, kararı değerlendirmek için 3 Haziran Salı günü bir basın toplantısı düzenledi.
Taxim Hill Hotel’de düzenlenen toplantıya Sivil Toplum Örgütleri ile milletvekili Ufuk Uras, İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden Emma Sinclair, Af Örgütü’nden Ville Forsman, Amargi Kadın Platformu’ndan Pınar Selek, İnsan Hakları Derneği İstanbul şubesinden Eren Keskin, yazar Yıldırım Türker’in de katılımıyla gerçekleşen toplantıda, Lambdaistanbul hakkındaki kapatma kararına karşı derneği destekleyen yerel ve uluslar arası 140 sivil toplum kuruluşu ve İnsan Hakları savunucusu örgütlerin temsilcileri Lambdaistanbul’a destek verdiklerini açıkladılar.
Hukuk mücadelesine devam
Lambdaistanbul adına konuşma yapan Sedef Çakmak, yerel mahkemenin aldığı kapatma kararının dernek faaliyetlerini an itibariyle engellemediğini söyleyerek temyiz süreci çerçevesinde Yargıtay’a başvurulacağını, çalışmalara ve hukuk mücadelesine devam edileceğini belirtti.
Çakmak, mahkemenin atadığı bilirkişi heyetinin lezbiyen, gay, biseksüel, travesti, transseksüel kavramlarının ve eşcinsel sorunlarının çözümü amacıyla örgütlenmenin ‘ahlak’a hukuka ve Türk aile yapısına aykırı olmadığını belirten raporuna rağmen mahkemenin aldığı kapatma kararını hukuk sistemindeki açık noktalardan birisi olarak nitelendirdi.
Eşcinsel bireylerin toplumda ayrımcılıkla karşılaştığı gibi hukuksal alanda da ayrımcılıkla karşılaştığını belirten Çakmak, dernek hakkındaki kapatma davasının hukuka aykırı olduğunu savundu ve yasaların demokratik bir şekilde ilerleyebilmesi için Anayasa’nın eşitlik maddesine ‘cinsel yönelim’ ve ‘cinsiyet kimliği’ kavramlarının eklenmesi gerektiğini kaydetti.
“Bir LGBTT derneğine dair kapatma davası kararının alınmış olması, ailede, okulda, iş yerinde, sokakta çeşitli sorunlara karşı mücadele ederek yaşamını sürdürmeye çalışan eşcinsel bireyleri bu sorunlara karşı yalnız bırakmak anlamına gelmektedir” diyen Çakmak, Lambdaistanbul hakkında verilen kapatma kararını protesto etmek için herkesi 7 Haziran Cumartesi günü saat 13:00’te Taksim meydanına davet etti.
Militarizm ve homofobinin izin verdiği kadar demokrasi
Milletvekili Ufuk Uras, cinsiyetçi ve homofobik sürecin sona erdirilmesi gerektiğini ifade ederek “Yasaklardan medet uman yaklaşımların Türkiye’de nasıl bir polis devleti kabusuyla bizleri karşı karşıya bıraktığını görüyoruz, bu zihniyetin pin kodunu artık değiştirmek gerek. Egemen siyasette demokrasi, hukuk, farklı cinsel yönelimler konusunda makul açılımlar kaydedilemediğini belirten Uras, “homofobinin nasıl bir sapkın yaklaşım olduğunu açıkça görüyoruz” dedi. Özgürlüklerin bir bütün olduğunu ve pazarlık konusu yapılamayacağını kaydeden Uras, “bir arada yaşama kültürünü her zeminde geliştirmek için tam da buralardan başlamamız gerek” dedi ve militarizmin, homofobinin izin verdiği kadar demokratik bir yaşam alanının kabul edilemez olduğunu ifade etti.
Eşcinseller hedef gösteriliyor
Amargi Kadın Platformu’ndan Pınar Selek, Lambdaistanbul hakkında verilen kapatma davasının, toplum baskısıyla ‘anormal’ hisseden eşcinsel bireyleri daha büyük bunalımlara sürükleyeceğini ifade etti. Lambdaistanbul hakkında ‘ahlak’ adına kapatma kararı verilemesinin, Türkiye’deki tüm eşcinselleri hedef haline getirdiğini belirten Selek, gazetemizin kurucusu Hrant Dink’in öldürülmeden önce uzun bir süre hedef gösterildiğine değinerek eşcinsel bireyler için tehlikeli bir sürecin başladığına ve Lambdaistanbul’un yalnız bırakılmaması gerektiğine dikkat çekti.
Önyargılar meşrulaştırılmak isteniyor
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden Emma Sinclair, Lambdaistanbul hakkında verilen kapatma kararının tam bir tahammülsüzlük ve hoşgörüsüzlük örneği olduğunu belirterek eşcinseller hakkında toplumda yaygın olan önyargıların bu kararla meşrulaştırılmak istendiğine dikkat çekti. Türkiye’nin de taraf olduğu uluslar arası insan hakları anlaşmalarını anımsatan Sinclair, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi de dahil olmak üzere Türkiye’nin uluslararası insan hakları sözleşmeleri gereğince ayrımcılık gözetmeksizin herkesin örgütlenme özgürlüğünü sağlama yükümlülüğü bulunduğunu hatırlattı.